Sayfalar

9 Ekim 2010 Cumartesi

"İnsancıl' lık"

Dilim sürçüyor, yani yanlışkla mutlu oluyorum,tuhaf! 'Mutluyum' diyorum ciddi ciddi, dünyanın tetikteki haline aldırmadan...Çok mu arabesk oldu? Bence değil...Hepiniz kendi içinizde depresif ağlarla oradan oraya sürüklenmiyor musunuz? Bence evet...!


Hadi biraz fazla dürüst olalım bugün. Sıkılan yok mu aranızda, 'karizma' sına göre arkadaş seçmekten kendini alıkoyamayanlardan? Yada şöyle söyleyeyim; liderlik kanatları altına sığınıp, ezikliğini liderine karşı beslediği enteresan bir güvenle kapattığını düşünerek başkalarına kükreyenlerden? Yalnız kaldıkları anda sütü devrilse bile sesini çıkaramayan kedi misali masumane bir dostluk görüntüsü çizmeye yeltenenlere ne demeli? Bugün, 'gençlik camiası' dolaylarında fink atan en büyük sorun bu bence. İtiraf edebilen, kabullenebilen var mı aranızda bu doğruluk payını?


Yapmayın arkadaşlar...İnsanları sosyal statülerine göre sınıflandırmak ayrı bir şey, insanı insan olarak ele almak apayrı bir şey. Ama bana göre çok başka bir şey...İnsanın sınıfı olmaz. İnsanın etiketi olmaz. İnsan 'iyidir' diyemezsin, 'kötüdür' de... Kaçımız 24 saatlik dilim içerisinde farklı farklı ruh hallerine misafir olmuyoruz ki?


Önyargısız, sorgu-sual eşliğinde, sevecenlikle insanoğluna yaklaşımın idrak edilmesi dileğiyle...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder